
Çanakkale Sokakları Gerekirse Kokacak!
Çanakkale’de çöp toplama işçileri, iş güvenliği taleplerinin karşılanmaması üzerine iş bırakma eylemi başlattı. Talepler yerine getirilene kadar hizmet duracak.
Çöp işçileri Çanakkale’de kazan kaldırdı, iş bırakma eylemi başlattı. Çanakkale’nin çöpünü toplayan SUEZ işçileri geçtiğimiz ay da talepleri için Çanakkale Belediyesi önünde bir araya gelerek taleplerini dile getirmişti. Olumlu bir yanıt alamayan işçilerin bardağını geçtiğimiz gün yaşanan iş kazası taşırdı. İşçiler 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda gün doğmadan saat 5’te iş bıraktı. Hizmet İş Başkanı Vedat Yılmaz işçilerin sağlığı için iş güvenliği tedbirlerinin alınması ve işverenle müzakere masasına oturana kadar Çanakkale’de çöplerin toplanmayacağını belirterek, “Cumhuriyet ruhu, yalnızca bir bayram değil; emeğin, alın terinin ve hak mücadelesinin ateşidir. Yaşasın cumhuriyet, yaşasın hak arayan işçiler” dedi.
“Taleplerimiz Yerine Getirilene Kadar Çöp Toplamayacağız”
İş bırakma kararı hakkında açıklamada bulunan Hizmet İş Başkanı Vedat Yılmaz, geçtiğimiz günlerde bir işçinin iş kazası geçirdiğini ve bunun bardağı taşıran son damla olduğunu ifade etti. Bir süredir akıllarda olan “iş bırakma” düşüncesinin bu şekilde somutlaştığını ifade eden Yılmaz, “bugün çöp toplanmayacak. Talepler yerine gelene kadar iş güvenliği uzmanlarına riayet edilene, toplu iş sözleşmesi hakkının gelen kadar Çanakkale’nin çöpleri toplanmayacak” dedi.
“Almadıkları Talepleri Şoförden Çıkarttılar”
İş kazasında yaralanan işçinin hastanede tedavi gördüğünü aktaran Yılmaz, “Kaza, Belediye Başkanı Muharrem Erkek’in evinin önünde oldu. Şöför ve diğer arkadaşı işten çıkarttılar. Şöfore ‘Neden geri geri gittin’ dediler. Güzelyalı’nın çoğu sokağı çıkmaz sokak. Çöp arabalarının arkasında işçi varsa, mekanik olarak geri gitmez. Bu özelliği kapatmışlar sanırım. Sensor yok. Geri görüş kamerası yok. Almadıkları talepleri şoförden çıktılar” diye ileri sürdü.
SUEZ, Göstermelik İş Sağlığı Ödülleriyle Toplumun Gözünü Boyuyor”
Yılmaz, “SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş.’de aylardır devam eden işveren zulmü katlanarak devam ediyor. İşverenin işçiyi ‘koruma ve gözetme borcu’ ulusal ve uluslararası mevzuatta yer edinen en temel yükümlülüktür. İşveren, işyerinde İş Sağlığı ve Güvenliği tedbirlerini almakla sorumludur. SUEZ kendisini, iş sağlığı ve güvenliği konusunda başarılı bir firma olarak görmekte ANCAK göstermelik ödüllerle toplumun gözünü boyamaktadır” ifadelerine yer verdi.
“Haklarından Geri Adım Atmayan 2 Üyemizi İşten Çıkarttılar”
İşçileri hasarlı, arızalı, emniyetsiz araçlarla çalıştırmaya zorladıklarını ve insan sağlığını ciddi bir şekilde tehlikeye attıklarına dikkat çeken Yılmaz, “İSG tedbirlerinin alınmaması üyemiz işçilerin iş kazası yaşamasına sebebiyet vermektedir. Tamamen işveren kaynaklı ihmallerden kaynaklanan iş kazaları sonucu işçiler haksız ve hukuksuz bir şekilde işten çıkartılmaktadır. Sendikamıza Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından verilen toplu iş sözleşmesi yapma yetkisine itiraz ederek, SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş.’de çalışan üyelerimizi kötü çalışma koşullarına mahkûm eden şirket yetkilileri, baskıları ve mobbinglere rağmen dik durarak haklarından geri adım atmayan ve yaşanan hukuksuzluklara karşı sendikamızla birlikte yol yürüyen, iki üyemizi işten çıkarmıştır. Üyelerimize gözdağı vermekten başka bir şey değildir. Ancak, bu çaba karşısında asla sessiz kalmayacağız” sözlerine dikkat çekti.
“SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş.’nin yaptıkları itirazı geri çekmelerini istiyoruz”
Toplu iş sözleşmesi hakkı için mücadele edeceklerini ifade eden Yılmaz, “SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş.’yi yönetenlerin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından verilen emekçileri temsil etme yetkimize itirazı, demokratik bir toplumda kabul edilemez bir yaklaşımdır. Bizler, adalet ve eşitlik talep eden emekçileriz. Toplu iş sözleşmesinin imzalanması, sadece sendikamız için değil, tüm işçi sınıfı için bir kazanım olacaktır. SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş.’nin bu hukuksuz girişimlerini kınamakta ve tüm yetkililerden yaptıkları itirazı geri çekmelerini, toplu iş sözleşme müzakerelerinin bir an önce başlatılarak sürecin emekçiler lehine sonuçlandırılmasını talep etmekteyiz. HAK-İŞ/HİZMET-İŞ Sendikası olarak, üyelerimizin onurlu mücadelesinde sonuna kadar yanlarında duracağız. Bu yapılanlar, çalışma barışına kastetmenin açık bir örneğidir. HAK-İŞ/HİZMET-İŞ Sendikası olarak, haksız yere işine son verilen iki üyemiz de dahil olmak üzere, her bir üyemizin yanındayız ve olmaya devam edeceğiz. Eylemlerimizi kanunun bize tanıdığı yasal sınırlar içerisinde geliştirerek ve büyüterek, kararlılığımızı bir kez daha göstereceğiz” dedi.
,
“Alın Terimizin Karşılığı Olan Haklarımızı Talep Ediyoruz”
Yılmaz sözlerine şu şekilde devam etti, “SUEZ Çanakkale RR Atık Hizmetleri A.Ş yetkilileri artık yüzünü emekçilere dönmelidir. İlgili tüm mercilere gerekli başvurular yapılacak, işçilerin hak ve hukukunu gözetmeyen bu yaklaşıma karşı her türlü meşru yolu kullanacağız. Şirketin yetkilileri iyi bilmelidir ki; işçi mücadelesi, dayanışma ve adalet duygusuyla büyüyen bir harekettir ve işçilerin hakkı er ya da geç teslim edilecektir. Ülkemizin ekonomik anlamda zor günlerden geçtiği bu süreçte, biz emekçiler olarak kavgadan yana değiliz. Sadece alın terimizin karşılığı olan haklarımızı talep ediyoruz. Bu haklar sadece ücret değildir! Bizler emeğimizi kullanarak hayatlarımızı idame ettiren, ailemize, çocuklarımıza ve topluma karşı sorumluluk bilincinde olan birer insanız! Bizler görevimizi en iyi şekilde yerine getirirken, güvenli ve sağlıklı çalışma ortamını hak ediyoruz! Her gün fedakarca çalışıyor, milletimize hizmetlerin ulaşması için çaba gösteriyoruz.”
“İşten Çıkarılan Üyelerimizin İşlerine Geri Döndürülmesini İstiyoruz”
“Bizim mücadelemiz çatışma değil, adalet içindir. İşten çıkarılan üyelerimizin işlerine geri döndürülmesini istiyoruz. Adil şartlar ve hak ettiğimiz yaşam standartları için toplu iş sözleşmesi masasında müzakere edilmesini istiyoruz” sözlerine dikkat çeken Yılmaz, “Her bir üyemizin alın teri ve emeği kutsaldır; bu hakların korunması ve geliştirilmesi için gereken her adımı atmaktan çekinmeyeceğiz. HAK-İŞ/HİZMET-İŞ, işçilerinin haklarını savunmada kararlıdır ve bu mücadelede asla geri adım atmayacaktır. Cumhuriyet coşkusunun en derinlerde hissedildiği bu anlamlı günde, biz işçiler de emeğimizi ve ekmeğimizi savunmak için bu meydandayız. Cumhuriyet’in bizlere verdiği güçle, haksızlıklara karşı dimdik duruyor; adalet, eşitlik ve emeğimizin karşılığını talep ediyoruz. Bugün bizler, Cumhuriyet’in getirdiği hak ve özgürlüklerden aldığımız cesaretle sesimizi yükseltiyoruz. Cumhuriyet ruhu, yalnızca bir bayram değil; emeğin, alın terinin ve hak mücadelesinin ateşidir. Yaşasın cumhuriyet, yaşasın hak arayan işçiler” dedi.