Çanakkale’de Sağlık Sorunları Çığ Gibi Büyüyor

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Çanakkale merkez, ilçeler ve adalarda yaşanan sağlık alanındaki sorunları gündeme getirdi. İşyeri ziyaretlerinde güncel ve kronik sorunlarına dair tespitlerde bulunan SES Çanakkale Şubesi, önümüzdeki süreçte Çanakkale Emek Demokrasi Güçleri ve KESK Bileşenleriyle ortak eylem ve etkinlikler düzenlediklerini aktardı.

“Hastaneye ulaşım çilesi artarak devam ediyor”

Çanakkale’de atıl vaziyette duran sağlık ve sosyal hizmet binaları olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Tasarruf tedbirlerinden bahsedenler, şehrin en merkezi yerindeki bu binaları kaderine terk etmiş durumda. Okulların açılmasıyla birlikte hastanelere ulaşım çilesi kaldığı yerden, hatta artarak devam ediyor. Seslerini duyurmak için defalarca eylem, etkinlik, toplantı düzenlediğimiz Hudut ve Sahiller Sağlık Emekçileri düşük performans gerekçesiyle soruşturma tehdidi altındalar” ifadelerine yer verildi.

“Hastane Yemekleri Yenemez Halde”

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Araştırma Hastanesinde yaşanan sorunlara ilişkin açıklamada şu sözlere yer verildi, “Görüntüsü janjanlı, manzarası şahane ÇOMÜ Hastanesinden sorumlu Rektörümüz, ‘hastaneyi özel hastane ayarına getireceğine dair’ planlarını gazetelere marifet gibi veriyor. 1,5 Tesla MR için bağış kampanyalarından medet umuluyor. Sağlık emekçilerinin ek ödemelerinin gecikmeli ödenmesi alışkanlığı sürüyor. Randevu istediğimiz bir idareci ‘prensip olarak hiç bir sendika ile görüşmeyeceğim’ diyebiliyor.Tamamen yenemez hale gelmeye aday Hastane ve kurum yemekleri, sokak hayvanlarına kalsın diye protokol yapanlar bununla övünüyor.”

“Kemoterapi Ünitesinde Neler Oluyor?”

“İşini dürüstçe yapan ve hasta haklarını sonuna kadar gözetenler daha ne kadar yerinden edilecek” sorusuna yer verilen açıklamada, “Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesinde ‘ali kıran baş kesen’ler artıyor. Kendilerini patron zanneden bazı doktorlar emekçilere tehditler savuruyor, tutanaklar havada uçuşuyor, keyfi soruşturmalar sürüyor. Sağlık Meslek Mensuplarının İş Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik yokmuşçasına, Ebelere görevleri olmayan onam baskısı sürüyor. Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi Kemoterapi Ünitesinde neler oluyor? İşini dürüstçe yapan ve hasta haklarını sonuna kadar gözetenler daha ne kadar yerinden edilecek? Beğenebileceğiniz personelin nitelikleri konusunda ilana çıkmak ister misiniz? Referanslarına kimleri yazmalılar? Üyelerimizin hak ve menfaatlerini savunmak, keyfi mağduriyetlerini önlemek için bu tüm bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz” denildi.

“Patoloji Laboratuvarı Ruhsatsız”

Patoloji çalışanlarının sağlığının risk altında olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesinin patoloji laboratuvarı ruhsatsız çalışmaya devam ediyor, kokular ve kimyasallar birbirine giriyor. Patoloji emekçilerinin sağlığı risk altındadır” denildi.

“Adalardan Hastalar Nasıl Getirilecek?

Kış aylarında adalara ulaşımının güçleştiğine dikkat çekilen açıklamada, “Kış yaklaşırken Adalardan hastaların nasıl getirileceği büyük bir giz olarak sürüyor. Olmadık vakalara talep edilmesi teşvik edilen Ambulans Helikopterin, asıl vakalarda, yerinde ve zamanında kullanılmasını da görmek istiyoruz” ifadelerine yer verildi.

“Yetersiz Güvenlik, Hasarlı Bina”

Açıklamada ayrıca şu sözlere yer verildi, “Şube Kadın Sekreterimiz, ilçe ilçe, sürgün sürgün gezdiriliyor. Bize de hızına yetişmeye çalışmak düşüyor. Dikkatimizi çekiyor: İl Sağlık Müdürlüğü İdarecileri, ağırlıkla arkadaş kontenjanından ve eşlerine zorunlu hizmet çıkanlardan seçiliyor. Sağlık Bakanlığı Atama Nakil Yönetmeliğindeki hakkın nasıl kullanıldığı anlaşılıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler: 1 yıldır kullanımda olan yeni İl Müdürlüğü binasının açılışının ardından sormadan duramıyoruz; ÇOKİM’den hizmet alan çocuklar ve hizmet üreten sosyal hizmet emekçileri, doğalgazı kesilmiş ve deprem hasarlı binada daha ne kadar görmezden gelinecekler? Yeni binanın hemen arkasındaki (ÇOKİM’in bağlı olduğu) ÇES’te çocuklara yıllardır prefabrik, eski, sağlıksız konutlarda bakım hizmeti sunuluyor. Kadınların ve beraberindeki çocukların güvenliklerini sağlamak amacındaki Kadın Konuk Evi İdaresinin, yetersiz güvenlik personeliyle çalışma ısrarını yakından takip ediyoruz. Sosyal hizmet emekçilerini gece nöbetlerinde güvenlik kulübesinde durmaya zorlamak, güvenlik zaafiyetiniz hususunda aklınıza gelen tek çözüm değildir diye umuyoruz.”